HEDEFTEYIM



Bazan düşünüyorum da; düşünmek harika bir şey.
Ya düşünemeseydim, napardım?
Kulağımla duyabiliyor, gözlerimle görüyorum.

Yaşama enerjimi sadece Güneşten de alabilirdim,
Ama daha da iyisine sahibim, yediklerimden tat alabiliyorum.

Çevremde ne var ne yok, olanları görebilmek..
Güzellikleri sevmek.
Sesleri duyabilmek.
Muhteşem melodiler ve sesler var......
Bana söylenenleri duyuyor ve konuşuyorum.
Cevap vermek, lafı gediğine oturtmak çok keyifli.
Yazılanları okuyabiliyor, tepki de verebiliyorum.

Dünyada yaşam;
olağan ölçülerde, inanılmaz derecede olağanüstü bir olgular bütünü..
Bilirim hiç bir şey yoktan var olmaz, var olan bir şey de yok edilmez.
Var olanı yok saymakla hiç kimsenin başı göğe ermez.

Bir yerden, başka bir yere gidebilir.
Bir eşyayı, bir yerden alıp başka bir yere koyabilirim.
Ama insanların kendi sınırları içinde özgür olduğunu,
bunların da yer, zaman, mekan kavramlarıyla ilgili olduğunu düşünürüm.

Yıldızlar kendini ne sanıyor ki,
Güneş olmasa hiç kimse onları farketmez.
Çekim alanı kontrol altında tutulmak ister.
İnsan dediğin sahip olduğu güzelliklerle öğünmez.
Sahip olamayacaklarına da haset etmez

Cehennem zebanileri eğitmekle adam olmaz.
Olmayacak işe boşu boşuna vakit harcanmaz.
Adaletin terazisi, kimsenin hakkını kimsede bırakmaz.
Avcının hası avının acizliğinden faydalanmaz.
Mıknatıs gibi avını çekmek, marifet değil.
Avcılık spor olarak yapılmalı.
Tuzak kurarak avlananlar, kurdukları tuzağa düşeceğini unutmamalı
Avcı dediğin avını havada yakalayıp sonra özgür bırakmalı.

Farklı ve biricik olmak acizliği göstermez.
Benzerlikler diğerine yüktür, gücü temsil etmez.
Güzellik kavramı, peşinden gittiğimiz şekillerin farklılığında değil.
Başkasının özgürlüğünün başladığı yerde, sınırlarımızın farkındalığındadır.

Kurunun yanında yaş yanmamalı, insanda vicdan olmalı.
Doğanın adaletini yerine getirmesini dilemek çaresizliği, insana ait bir duygu.
Ama insan çaresizliği kendine yakıştırmamalı.
Adil ve etik olmak siyah ve beyaz renklerden ibaret değildir.
Adalet herkes için gereklidir.
Özetle,
Özünde adalet, gerçeği aramakla ve Güneşin balçıkla sıvanamazlığıyla ilgilidir.

Dalında özgürce sallanan yaprağın, rüzgara karşı direnme çaresizliğine destek olmalı.
Yapraklarına bile bile zarar vererek ağaçları üzüp, ağlatmamalı.
Şanslı olmanın, yapılan seçimlerin gerçeklerle ne derece örtüştüğüyle bağlantılı olduğunu da unutmamalı...

Beni soracak olursanız,
Tam ortasındayım hayatın.
İnsan suretinde doğdum, insan kalmaya kararlıyım.
Bütünün bir zerresiyim.
Herkese eşit uzaklıkta.
Ne sağda ne solda.
Çizginin tam ortasındayım.
Gerçeklerden ve Adaletten yanayım.
Tam 60 yaşında, ne geçmiş için üzülecek ne de gelecek için kaygı duyacak yaştayım..
Başlangıçların önemsiz.
Bitişlerin yaşamda etkili olacağı.
Tek tek her şeyin aklımda kalacağı yerdeyim.

Çömeldim geçmesini bekliyorum demekle geçmez.
Tek ayak üstünde, baş parmağımın ucunda.
kanatlarım olsa uçardım.
Lakin ayağımı da yere basamam dediğim.
Kendim oldum diye bizden değilsin dedikleri yerdeyim.
Hedefteyim.

Konuşmaya başlayınca, nokta koymayı bilmem gerektiğini öğrenmeye çalışıyorum.
Şimdilik bu kadar olsun...
Herkes öncelikle, kendi yaşadıklarına ve yaşattıklarına sahip çıksın.
Yüreğinizden sevgi ve empati eksik olmasın...

Yorumlar