KAYGILAR GECICI

 

Bazan, engeller sürü halinda insanın önüne çıkar.

Basamakları çıkmak insanın nefesini keser, zorlar.

Sana eski kafalı demelerini kafana hiç takma.

Yenilik adı altında dejenere olmaktansa, tavrını hiç bozma.

Vazgeçme, ama kendini de başkalarıyla mukayese etme.

Engellerin seni doğru bildiğin yoldan çevirmesine de asla izin verme.


Birileri köşebaşlarında tek başına kalabalıklara kafa tutmuş.

Koltuğuna hiç kalkmamak üzere oturmuş.

Yaşadığımız dünyanın, bütün canlılara tanrının armağanı olduğunu unutmuş....


Bazıları da en göze batan renklere bürünüp, İçli dışlı, senli benli olmuşlar.

Enler de kalabalıklaşıp önce birbirlerine sonra kendilerine yabancılaşmışlar.

SADELİĞİ, İÇTENLİĞİ yalnız sanmış, sıradanlaşmışlar.

Kalabalıklarda yalnızlaşmışlar.


Ben insana güvenirim.

Güvenmediğim robotlar ve robotlaşıp da insan kılığında gezenlerdir...

Robotlaşanlar duygularını ve empati yeteneğini kaybedermiş.

Kaygı ya da korku insanı hasta edermiş...


Korku derken öcüden korkmayı kastetmiyorum.

Benim söylemek istediğim öcü korkusu değil.

Arzu edilmeyen sonuçlarla karşılaşma korkusundan bahsediyorum..

Ben öcüden korkmam ayrıca, öcünün ödünü patlatırım istersem, biliyorum..

Öcünün ödünü patlatmayı şimdilik düşünmüyorum.

Çünkü bana karşı yeni TAKTİKLER geliştirmesini istemiyorum.


Kaybetmekten korkmak demek, senin yerine başka şeyleri kaybetmeyi tercih ederim demekmiş..

Bir bakmışsınız kaybetmeyi tercih ettiğiniz her şey yerinde duruyor.

Kaybetmekten korktuklarınız zorunlu olarak gitmiş...


Yol ayrımında kaybettiklerini hayalinde yaşatma çabasıyla tamamlanamasa da, 

yenilenir yaşamlar yaşadığı travmalarla...

Kaderimin değişmesi yetmez, insanlığın gidişatını değiştirecek teoriler lazım bana.


Yaşamla tek baŞına baş edebilmeyi öğrenirsen.

Yalnızlığın vefalı bir arkadaş olduğunu keşfedersen.

Ondan sonra korkmazsın artık hiç bir şeyden.


 Sınırları zorlamada herkes 10 numaraysa, ben 12 numarayım.

13 değişim noktası;

ya değişiyor ya değiştiriliyorsun.

Populer deyimiyle Nirvanaya eriyorsun.


Benim derdim kim ne yapmış, kim ne demiş değil.

Payıma düşenin farkındalığıyla yaşamaya çalışıyorum.

Zamanla öğrendim ki;

Renkleri görmemi engelleyen, zifiri karanlık.

Kendi ışığımı görmemi engelleyen, aynadan yansıyan ışıkmış....

Yalancı ışık acımasızca gözlerimi kamaştırmış.


Karanlıkta bana ışık olanları, görmemi engellediği gibi...

Görüş alanımı engelleyerek beni aldatmaya çalışmış.


Gene de karanlıkta renkleri, aydınlıkta gerçek ışığını unutamıyorsun işte!

Hafıza diye bir şey var...

Şiir var.

Resim var.

Şarkılar var.

Sevginin ışığının farkını farkediyorsun.

Özlüyorsun.


Farzet ki hiç biri yokmuş.

Bütün yaşananlar bir rüyaymış..

Aydınlığın ve karanlığın yansımaları yaşanmış.

İnsana sevdikleriyle geçirdiği her gün bayrammış.....


Uyanmak istemiyormuşsun.

Ama uyanmak zorunda olduğunu biliyor ve kabullenişe geçiyormuşsun.

Sadece , farkındalıklarının ve emeklerinin karşılık bulmasını dileyebiliyormuşsun..


 Güven, kaygının panzehiriymiş.

Zayıflıkların için endişenlenmeyi bırak, güçlü yönlerine odaklan.

İyi gelecek.

Zayıf taraflarında güçlenecek.

Kendine olan güvenin tazelenecek.


Kişi öncelikle huzura uyanmayı tercih etsin.

Sevdiğini de sevmediğini de belli etsin.

Duygularını belli etmeyenlerin duygusal patlamalarına da dikkat etsin..


 

Hava, su, toprak, ateş.

Kişinin varlığının gücü baskılara direnme gücüne eş....

Kelebeklerin ömrü kısa ama yaşamları özgürmüş..

Kendisi küçük, bıraktığı etkisi büyükmüş.


Yeni bir şeyler keşfedeceğim diye insanlığınınızdan asla vazgeçmeyin.

Fesat yürekli olup kendi kendinizi hasta etmeyin.

Umut fakirin ekmeğidir, geçici olarak avutur.

İnsan kendini aldatmadığı sürece zararlı bir yan etkisi yoktur.


İyi yetişmiş bir insan karşısındakininin zayıflıklarını hor görmez, saygılı olur.

Acele etme, adım adım ilerle, insanlığını kaybetmezsen Hızır kendisi gelir seni bulur.

Hayal zor zamanlara katlanabilmek için kurulur.

Kimbilir, belki yaşayacağın  gerçekler hayallerinden bile muhteşem olur.


Sorunlar çözümlenip bir an olsa bile kaygıdan uzaklaşmak çok huzur verici...

İnsan kendine güvenince, karşısındakine güvenmese bile kaygılar geçici..

Gerçeklerde, öncelikle güven ve huzuru yaşayın.

Hoşçakalın.

Yorumlar