GUNES TAROT KARTINDA DUVAR FIGURU

-Sınırlama ve kısıtlamaya sırtını dönen çocuk, gri bir taş duvarın arkasında büyüyen ay çiçeklerinin önünde oturur." Ay çiçekleri fiziksel biçimde güneş enerjisini sembolize eder.

-Güneş kartında duvar, madde ve koşulların sınırlamalarını sembolize eder. Duvarın ön tarafında atın üstündeki çocuk koşulların sınırlamalarından kurtulmuş Ego'dur."

-Fiziksel dünyada ki hayatın bahçe duvarının arkasından parlayan Güneş, gerçek eve dönüş yolculuğundan parlayan büyük ve kutsal ışıktır. Bu dünyanın gerçek ışığından, gelecek dünyanın nuruna geçiş anlatılır.

-Bazen, ihtiyacımız olan ile arzu ettiğimiz şeyin nasıl çalıştığını anlamaya başladığımızda, sınırlamaların ortadan kalktığını sembolize eder.  Çünkü, Apdal ile başlayan yolculuk Güneş'te gerçeklerin farkına varmakla ilgilidir. Bundan sonra iç güdüler tarafından yönetilmeden, mutluluğu inşa etmekte giderek daha yetenekli hale geliriz.

-Güneş'in ışığı bir sonraki dünyaya değil, bu dünya aittir. Fakat, gideceğimiz yer bulunduğumuz yerin bir parçasıdır. Tarot, bize öbür dünyanın bu dünya ile iç içe olduğunu ve devamı olduğunu öğretir. Tarot'ta bir çok kartın amacı, "Öteki dünyayı" dünyevi olan ağacın köklerinde, yapraklarında, dallarında ve çiçeklerinde göstermektir.

-Güneş kartı, çocuk tarafımızın "öteki dünyayı" görebilmek için, bu dünyada iyi zaman geçirdiğimiz bir yer olduğunu düşünmemizi sağlar. Parkta yürüyüşe çıkardığınız küçük bir çocuğun çiçek veya kelebeğe nasılda hayran kaldığını izlediğinizde bu duyguyu görebilirsiniz. Bazen, bir kum tanesinde dünyayı, bir ay çiçeğinde Güneşi görürsünüz.

-Güneş akıl, aydınlanma ve yerine uygun oturan şeyler ile ilgili bir tarot kartıdır. Kişinin kontrolü elinde bulundurması için dizginleri elinde tutması gerekmez.Yani, kendi yaşamınızın sınırlarını belirlemek için bir bahçe duvarına ihtiyacınız olabilir. Ancak, dünyayı anlamak için, bahçe içinde doğayı evcilleştirmenize gerek yoktur.

-Kontrol altında olmayan şeyde anlam ve mantık göremeyen insanın egosudur. Önceleri insanlara, hayvanları evcilleştirmeleri, çitleri şekillendirmeleri, çiçek tarhlarını düzenlemeleri ve hala vahşi ve dolayısıyla "doğal olmayan" ve tehlikeli olan her şeyi kilitlemeleri gerektiğini söylenirdi. Ama ,sonra insanlar doğayı incelemeye başladılar ve her şeyin nasılda ahenkle ve uyum içinde çalıştığına dikkat çekmeye başladılar.

-Doğa evcilleşmemiş ve öngörülemez değildir. Aslında, insanlar bu düzenin kendi içinde bir sebebi olduğunu görmeye başladılar. Kontrole ihtiyacı olmayan bu harika sistemin sürekliliği için, kendi içinde bir matemetiği ve mantığı olduğunu keşfettiler. İşledikleri bahçe ile evcilleşmemiş doğa arasındaki duvar artık önemli değildi. Bahçenin dışındaki çiçekler de bahçedekiler kadar güzel ve anlaşılırdı.

-Tarot'ta 19 numaralı Güneş kartı, 18 numaralı Ay kartından sonra gelir. Gecenin içinde "vahşi doğa"ya teslim olan karanlık ormanlarda çarpışıp dövüşen evcilleşmemiş kurtların korkusunu ve tüm korkuları deneyimlendikten sonra, arkasından Güneş doğar ve her şeye ışık tutar.

-Geceyi ve gündüzü kontrol altına almaya çalışmaktansa, neden böyle olduğunu anlamaya çalışarak öteki dünya ile uyumlu hale gelebiliriz. Gece boyunca korktuğumuz karanlığın gün ışığında o kadar da korkutucu olmadığını anlayabilir, anlamlandırabilir ve onda bir güzellik bulabiliriz. Kendimizi bulabiliriz. Çünkü, hiç bir şeyin arketipi tesadüf değildir ve herşey bir sebep sonuç ilişkisine bağlıdır. 

-Tuğla duvarlar doğal yapılar değildir, insanlar tarafından yapılır. Dolayısıyla, duvar doğmatik engelleri, sınırlamaları veya muhafazaları temsil eder. Duvar, bina kavramı ile ilgilidir. İnşa edilen sadece evler ve binalar değil, itibarlar ve yaşamlardır. Mason Localarında, her Locanın "9 sıra tuğla"dan oluşan bir tuğla duvarı vardır.

-İçimizdeki çocuğu korumak için dışarıya duvarlar öreriz. Büyüdükçe ve geliştikçe yetişkin bu yapılar ilerlememizi kısıtlayıcı hale gelebilir ve şartlar değişir. İçimizdeki çocuk, kendine dayatılan bu engellerden kurtulur ve özgürleşir. Bu yeniden doğmak gibidir. Güneş bu özgürlük duygusunun ve çocuksu mutluluğun masumiyetinin açığa vurulmasını sembolize eder.

-Güneş aydınlatma ile ilgili olsa da, kartın üstündeki duvarlı bahçe sınırlı bir bakış açısı ile ilgilidir. Sınırlama, kalıcı bir eser yaratmak veya bir duvar inşa etmek anlamına da gelebilir. Ay kartından sonra gelen Güneş kartı, kasıtlı olarak sınırlı bir bakış açısı ile sınırlı güç kullanmanın keyfini çıkarmanızı tavsiye eder.

-Çocuk bahçenin içinde sıkışıp kalmaz. Çünkü, duvarı kendini koruma içgüdüsüyle çocuk inşa etti. Genellikle Tarot'ta Ay ışığı altındaki "karanlık kartlar", gerçeklerle veya yaşamakta olduğunuz gerçeğin ötesindeki vizyonla ilgilenir. Karanlığın sırları gizleme özelliği olduğu gibi, "yoğun ışık"ta aynı özelliğe sahiptir.

-Güneş, sade, basit ve sınırlı şeylerden zevk almakla ilgilidir. Pek çok yönden çok yüzeysel bir kart olabilir, ancak sembolize ettiği gerçeklerdir. Gerektiği yerde geri çekilmeyi bilmek ve bahçe duvarlarının içinde bir olabilmek bilgeliktir.

-Ay kartı ise, kişinin harika şeyler gördüğü ve ne kadar korkutucu olursa olsun inanılmaz içgörüler kazandığı yerdir.

-Tüm kartların hem yüzeysel hem de derin anlamları vardır. Bazen, Savaş Arabası başka birinin arabasını sürmekle ilgilidir. Hermit ise yalnız vakit geçirmekle ilgilidir. Güneş'in duvarı, herkesin aynı anda yolun bir tarafından diğer tarafına geçmesini sağlayan yasalar gibidir. Bizi mutlu eden sınırları gösterebilir.

-Hala çocuksuluk ve çocuksu masumiyet arasındaki zıtlıklarla mücadele eden biri için, duvar kendi kendine empoze edilen çocukluk sınırlamaları, yetişkinlerin veya çocukların deneyimlemediği ve yaşamak zorunda olmadığı toplumsal sınırlamalardır.

-Güneş kartındaki duvar burada güvende olduğunuzu ve korunduğunuz anlamına gelebilir. Akıl ve ahlak çizgilerine bağlı olmakla ilgilidir. Akıl, şeyler olduğunu veya olması gerektiğini düşündüğümüz yolun ötesine geçmemize yardımcı olur. Ahlak, kendi çıkarlarımızın ötesine geçmemize yardımcı olur.

-Kabalistik hayat ağacında Güneş'in aydınlattığı yol insan aklının en üst seviyesidir ve bu yola RESH denir. Resh, insanın başı veya yüzü, yol gösterici gücün koltuğudur. Resh, organize edilmiş yön -anlamına gelir. Resh, kontrol eden gücü, yönlendirici eylemin kaynağını sembolize eder. Resh, aynı zamanda duygular, duyumlar, motor dürtüler insan kafasının merkezine yerleştirilmiş olsa bile, aslında birçok faaliyetin bir merkezde toplanmasının sembolüdür.

-Güneş, Kolektif Zekaya karşılık gelir. Duvarla ilgili olarak önemli olan, duvar olarak işlev görmesi değil, tuğladan yapılmış olmasıdır. Tuğlaların güneşle, ateşle ve ısıyla doğrudan bağlantısı vardır. Tuğlalar, kil hamurundan yapılır. Sonra güneş ışığının sıcaklığında kurutulur. Sonra, tuğlalar fırın yapmak için kullanılabilir, çünkü tuğlalar sıcağı tutmakta iyidir.

-Yani tuğlaların gerçek fiziksel güneşle ilişkisi vardır. Tuğla duvar, güneş ışığının bir ürünü olduğu için Güneş kartında görünür. Tuğlalar fırın, duvar, binalar, medeniyet vb. gibi şeyleri inşa etmek için kullanılabilen güneşin küçük somut parçaları gibidir.

Yorumlar